Marmara’nın röntgeni çekildi sonuçlar açıklandı

Marmara’nın röntgeni çekildi sonuçlar açıklandı
Yayınlama: 21.06.2016
Düzenleme: 13.12.2022 15:41
A+
A-

Almanya Yer Bilimleri Enstitüsü ile Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nca  ortaklaşa yürüttüğü proje kapsamında Türkiye’de ilk kez yerin 150 metre altına inilerek sismik kayıt yapılmaya başlanmıştı. Elde edilen ilk bulgular kamuoyu ile paylaşıldı. Adalar fayındaki kırılma 7 büyüklüğünden fazla olmayan bir deprem üretecek, en fazla 2 metrelik tsunami oluşacak

Marmara’nın röntgeni çekildi sonuçlar açıkland

Kandilli, AB desteğiyle gerçekleştirilen 3.5 yıllık projeyle elde edilen bulguları açıkladı; “Fay Adalar’da kırılacak, en fazla 7 büyüklüğünde deprem yaşanacak. Beylikdüzü’nde ise deprem sonrası heyelan riski var.”

Büyük deprem riskine karşı; Marmara Bölgesi’ni karadan, denizden ve uzaydan gözlemleyerek mercek altına alan ‘Marsite Projesi’nde yapılan çalışmaların özeti dün kamuoyuna duyuruldu. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi’nde gerçekleştirilen toplantıda projenin detaylarını açıklayan Marsite Proje Koordinatörü Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, deprem tehlike analizleri açısından Marmara’nın dünya çapında öncü çalışmaların yapıldığı bir bölge haline geldiğini söyledi.
Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Haluk Özener’in de katıldığı toplantıda konuşan Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, Marmara’da olası büyük depremin Adalar fayı segmentinde beklendiğine dikkat çekti.

Projenin en önemli çalışmalarından birinin “Derin Kuyu” sistemi olduğunu belirten Özel, bu sistemi şöyle anlattı; “Depremin kaynağındaki sürecin fiziğini anlamak için, Marmara Denizi’ni boydan boya geçen Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun aktif sismik zonlarındaki küçük deformasyonları ve çok küçük deprem dalgası sinyallerini kaydedebilecek ivmeölçer, tiltmetre, gerilim ölçer ve çok-geniş bantlı sismometreden oluşan çok-parametreli iki adet kuyu sistemi kurulmuştur. Dünyada benzeri olmayan bir sistem tasarlanarak yerin 150 metre altına doğrudan fayın içine yerleştirilmiştir. Bu sistem anlık yer hareketlerini ve faylar üzerindeki gerilmeleri aynı anda hassas olarak sürekli izleyebilmekte ve sismometrelerle izlenemeyen çok küçük depremleri bile saptayabilmekte.”

“Dünyadaki benzer tektonik problemlere sahip bir bölgede olabilecek bir depremin analizi için kullanılabilecek her türlü gözlemi, teknolojik olarak en etkin donanımla gerçekleştiren bir alt yapı kurulmuştur” diyen Prof.Dr. Nurcan Meral Özel, erken uyarı sinyalinin günlük yaklaşık 150 bin yolcu kapasiteli Marmaray ulaşım sistemi ile 5.3 milyon kullanıcılı doğal gaz dağıtım sistemine dahil edilmesini gurur verici olarak tanımladı.
Avrupa Birliği desteğiyle gerçekleştirilen 6 milyon Avro’luk çalışmanın 42 ay sürdüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Nurcan Meral Özel; “Proje kapsamında 61 rapor hazırlanırken, 100’ün üzerinde insan görev aldı. Marmara’da her 50 yılda orta büyüklükte bir deprem meydana geliyor. 17 Ağustos’tan sonra yapılan çalışmalarda 2003 yılından sonra 30 yıl içerisinde yüzde 66 ihtimalle büyük bir deprem meydana geleceği saptandı. Proje kapsamında 30 farklı deprem kaynaklı tsunami modellenerek deprem kaynaklı tsunamilerde dalga boyları hesaplandı. Olası büyük depremde maksimum dalga boyu 2 metre olacak, Marmara kıyıları genelinde ise tsunami dalga boyu 1 metreden az olacak. Dalgalar 15 dakikadan az sürede kıyılara ulaşacak. Proje kapsamında kuvvetli yer hareketine entegre olarak çalışacak tsunami erken uyarı sistemi modeli de geliştirildi” dedi.

 

Büyükadalı Prof. Dr. Övgün Ahmet ERCAN, İstanbul Boğazı altı ile birlikte, Marmara ekseninin sağlam bir mağmatik sokulum üzerinde oturduğunu, bu değişiklik nedeniyle Adalar kolunun Avcılara doğru gideceğine Sivriada batısında dirsek yaparak ,mağma sırtı boyunca Mürefteye yöneleceğini göstermektedir. Açıkçası Marmara denizi ortasından bir şeftali gibi yarılmaktadır. Bu bağlamda, Hereke ile Büyükçekmece arasındaki kabuk, boğazın altından yükselen mağma nedeniyle incelip, kırılmaya karşı daha da sağlamlaştığından, Büyükçekmece Mürefte arasındaki gevrek kırılgan kabuktan fizik- mekanik yönlerden ayrılmaktadır.”dedi

 

ERCAN, “verilere göre kırılma çatalının doğu-batı uzanımlı yatay Çınarcık-Esenköy (Katırlı) kolu; Yalova Çınarcık, Esenköye doğru giderken, diğer kuzey-batı iki kolu, balık kılçığı gibi, biri Yalova’dan Heybeliada batısına dek (Sivriada Kolu), diğeri Taş köprü-Topçular arasından ayrılarak Adalar ile Tuzla-Kartal-Bostancı arasında kalan Batık Ada ( Vordonisi Adası) doğru uzanmıştır.

Bir Yorum Yazın

Bu site reCAPTCHA ve Google tarafından korunmaktadır Gizlilik Politikası ve Kullanım Şartları uygula.

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.